Konuşan sözlük artık bir fantezi değil.
- A talking dictionary is no longer a fantasy.
O, bir fantezi dünyasında yaşıyor.
- He lives in a world of fantasy.
Tom bir hayal dünyasında yaşıyor.
- Tom lives in a fantasy world.
Bazen gerçek ve hayali ayırt etmek zordur.
- Sometimes reality and fantasy are hard to distinguish.
Tom gerçeklik ve fantazi arasındaki farkı bilmiyor.
- Tom doesn't know the difference between reality and fantasy.
Fantazi çoğu zaman sanatın anasıdır.
- Fantasy is often the mother of art.
Yoksulluk içinde yaşamak, bazı kadınların fantezisidir. Onlar bunun biraz romantik olduğunu düşünüyorlar.
- Living in poverty is some women's fantasy. They think it's somewhat romantic.
what man has hitherto known only in febrile phantasy and tenuous legend? The Shadow Over Innsmouth by H. P. Lovecraft.