pertaining to a trial or test

listen to the pronunciation of pertaining to a trial or test
الإنجليزية - التركية

تعريف pertaining to a trial or test في الإنجليزية التركية القاموس.

trial
duruşma

Duruşma için ABD'ye götürüldü. - He was taken to the United States for trial.

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor. - That man is going on trial next week.

trial
yargılama

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm. - I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.

Polis onu yargılamadı. - The police didn't put him on trial.

trial
{i} deneme

Deneme neredeyse yapılmıştı. - The trial was all but done.

Deneme yanılma, ilerleme adına çok ehemmiyetlidir. - Trial and error is essential to progress.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
الإنجليزية - الإنجليزية
trial
pertaining to a trial or test

    الواصلة

    pertaining to a tri·al or test

    التركية النطق

    pırteynîng tı ı trayl ır test

    النطق

    /pərˈtānəɴɢ tə ə ˈtrīl ər ˈtest/ /pɜrˈteɪnɪŋ tə ə ˈtraɪl ɜr ˈtɛst/
المفضلات