perception by means of the eyes

listen to the pronunciation of perception by means of the eyes
الإنجليزية - التركية

تعريف perception by means of the eyes في الإنجليزية التركية القاموس.

by means of
sayesinde
by means of
aracılığıyla
seeing
dolayı

Kötü havadan dolayı şehrin görülmeye değer yerlerini görme fikrinden vazgeçtim. - I gave up the idea of seeing the sights of the city because of the bad weather.

seeing
bağ. (that) -eceğine göre; -diğine göre; hazır ...; madem, mademki: Seeing you're going to get her mail, would you mind getting mine too
seeing
{i} görme

Kötü havadan dolayı şehrin görülmeye değer yerlerini görme fikrinden vazgeçtim. - I gave up the idea of seeing the sights of the city because of the bad weather.

Hepimiz, seni ve aileni görmeye can atıyoruz. - We are all looking forward to seeing you and your family.

beholding
seyrederek
beholding
seyretme
by means of
marifetiyle
by means of
yardımıyla
by means of
kanalıyla
by means of
suretiyle
by means of
sureti ile
by means of
ile

Biz dil vasıtasıyla iletişim kurarız. - We communicate by means of language.

seeing
görerek

Doğum gününde burada olmayacaksın gibi görerek sana hediyeni şimdi vereceğimi düşündüm. - Seeing as you won't be here on your birthday, I thought I'd give you your present now.

visual perception
(Dilbilim) görsel algılama
visual perception
görsel algı
visual perception
(Tıp,Optik) görme algısı
beholding
{f} seyret
by means of
kullanarak
seeing
{f} gör

Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı. - The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.

Aşk onu rüyalarında görmektir. - Love is seeing her in your dreams.

beholding
dikkatle bak
by means of
vasıtasıyla

Bir buhar makinesi onun vasıtasıyla ısının işe dönüştürüldüğü bir makinedir. - A steam engine is a machine by means of which heat is transformed into work.

Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı. - The fisherman saved himself by means of a floating board.

seeing
görüyorum

O kızı görüyorum.

Ben burada bir trend görüyorum. - I'm seeing a trend here.

Hâlâ Tom'u görüyorum. - I'm still seeing Tom.

beholding
dikkatle bakma
by means of
(fiil)sıtasıyla
seeing
(isim) görme
seeing
için

Seni görmek için can atıyorum. - I'm looking forward to seeing you.

Seni görmek için can atıyorum. - I am looking forward to seeing you.

seeing
(bağlaç) madem, mademki
seeing
yüzünden
seeing
conj. madem
seeing
mademki

Mademki o yorgun, bir süre dursak iyi olur. - Seeing that she is tired, we had better stop for a while.

Mademki sen ondan bahsediyorsun, Tom'u bugün sınıfta gördüğümü hatırlamıyorum. - Now that you mention it, I don't remember seeing Tom in class today.

الإنجليزية - الإنجليزية
seeing
beholding
visual perception
By means of
through
by means of
via, by way of, by
by means of
be
by means of
be-
perception by means of the eyes

    الواصلة

    per·cep·tion by means of the eyes

    التركية النطق

    pırsepşın bay minz ıv dhi ayz

    النطق

    /pərˈsepsʜən ˈbī ˈmēnz əv ᴛʜē ˈīz/ /pɜrˈsɛpʃən ˈbaɪ ˈmiːnz əv ðiː ˈaɪz/
المفضلات