Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
- From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
Hastalık nedeniyle ödevimde erkek kardeşime yardım ettirmek zorunda kaldım.
- I had to have my brother help me with my homework due to illness.
Başkalarını arkalarından kötülememelisiniz.
- You ought not to speak ill of others behind their backs.
Hastalığından sonra onun sağlığı hâlâ kötü.
- He's still in poor health after his illness.
Sanırım dinlensen iyi olur; hasta görünüyorsun.
- I think you'd better take a rest; you look ill.
O, hasta olduğu için yürüyüşe gidemedi.
- He could not go on the hike because he was ill.