pencerele

listen to the pronunciation of pencerele
التركية - الإنجليزية
{f} windowing
{f} window

When the weather was nice, Tom always left his windows open. - Hava güzel olduğu zaman, Tom her zaman pencerelerini açık bıraktı.

These windows look to the south. - Bu pencereler güneye bakıyorlar.

pencerele
المفضلات