My bicycle has a punctured tire.
- Bisikletimin tekeri patlak.
My bicycle had a flat tire, so I missed the seven o'clock train.
- Bisikletimin patlak bir lastiği vardı, bu yüzden yedi trenini kaçırdım.
My bike has a flat tire.
- Bisikletimin patlak lastiği var.
Would you have time to fix this flat tire now?
- Senin bu patlak tekeri şimdi tamir etmek için zamanın olur muydu?
I offered to fix Tom's flat tire.
- Tom'un patlak tekerini tamir etmeyi önerdim.