Tom circled the block looking for a place to park.
- Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.
They fined him 5,000 yen for illegal parking.
- Kanuna aykırı park etmekten, ona 5.000 yen ceza verdiler.
Tom was angry at Mary because she parked in his space.
- Tom Mary'ye onun yerine park ettiği için kızgındı.
Tom told Mary to park somewhere else.
- Tom Mary'ye başka bir yerde park etmesini söyledi.
Did you get permission to park here?
- Buraya park etmek için izin aldın mı?
It is illegal to park a car there.
- Orada araba park etmek yasal değildir.