parazi̇t

listen to the pronunciation of parazi̇t
التركية - الإنجليزية

تعريف parazi̇t في التركية الإنجليزية القاموس.

parazit
parasite

Those things are parasites! - O şeyler parazitlerdir!

Hookworm is a worm, a parasite of man, that sticks to the small intestine. - Kancalı kurt bir kurttur, ince bağırsağa yapışan bir insan paraziti.

parazit
parasitic

The cookiecutter shark is the only type of parasitic shark. - Çörek-kapan köpekbalığı, parazit köpekbalığının tek türüdür.

parazit
parasitical
parazit
noise
parazit
vermin
parazit
parasite; static, interference, atmospherics; sponger, parasite, cadger, leech, drone
parazit
interference
parazit
(Konuşma Dili) (someone) who sponges
parazit
parasital
parazit
biol. parasite
parazit
cestode
parazit
radio, television static, interference, atmospherics; cross-talk
parazit
(telsiz) statics
parazit
babble
parazit
(Konuşma Dili) sponger, parasite
parazit
cestoid
parazit
(yayın) atmospherics
parazit
helminth
parazit
(radyo) white noise
parazit
atmospherics
parazit
strays
parazit (telsiz)
statics
parazit akımı
disturbing current
parazit azaltıcı
noise limiter
parazit bastırıcı
suppressor
parazit eliminatörü
interference eliminator
parazit giderici
anti-interference, noise killer
parazit giderici araç
suppressor
parazit giderme
noise suppression
parazit kaynağı
disturbing source
parazit salınım
spurious oscillation
parazit ses
parasite
parazit seviyesi
noise level
parazit sürüklenme
parasite drag
parazit süzgeci
interference eliminator
parazit voltajı
noise voltage
parazit yapan radyo istasyonu
jammer
parazit yapan radyo istasyonu
jamming station
parazit yapma
jamming
parazit yapmak
jam
parazit yapmak
interfere
parazit yapmak
stray
parazit yapmak
slang to bother someone (with boring, stupid talk)
parazit yapmak
to jam
parazit önleyici kondansatör
anti interference condenser
parazit
stray
parazit
bloodsucker
parazit
spurious
parazit
disturbance
yerden parazit yankılar
(Bilgisayar,Elektrik, Elektronik) ground clutter
parazit
drone
parazit
leech
parazit
endoparasite
parazitler
parasites

Those things are parasites! - O şeyler parazitlerdir!

dış parazit hayvancık
epizoon
elektromanyetik parazit
electromagnetic interference
hemi parazit
(Biyoloji) hemiparasite
koyun parazit ilacı
sheep dip
parazit
static
rasgele parazit
random noise
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Yun. Radyo gibi ses veya elektrik âletlerinin zırıltı ve gürültü çıkarması
(Osmanlı Dönemi) Başka bir hayvan veya nebatın üzerinde onun zararına yaşayan canlı. Asalak. Tufeyl
parazit
Asalak
parazit
Radyo, televizyon, telsiz gibi aygıtlarda yayınına karışan yabancı ses veya cızırtı
parazit
Radyo yayınına karışan yabancı ses
parazit
Başkalarının sırtından geçinen kimse
parazi̇t
المفضلات