Tom sıcak bir kızartma tavasında parmaklarını yaktı.
- Tom burned his fingers on a hot frying pan.
Tom tavayı ocağa koydu.
- Tom put the frying pan on the stove.
Çiçekliğe bazı hercai menekşeler dikti.
- She planted some pansies in the flower bed.
Tom herhangi bir pantolon giymeden oturma odasına girdi.
- Tom came into the living room, not wearing any pants.
Bütün şehir panik içinde.
- The whole city is in panic.
Güneş panelleri güneş ışığını elektriğe dönüştürür.
- Solar panels convert sunlight into electricity.
Evime güneş panelleri taktığımdan beri elektrik faturam yarı yarıya azaldı.
- Since I installed solar panels on my house, my energy bill has been cut in half.
Panama Kanalı Atlantiği Pasifikle bağlar.
- The Panama Canal connects the Atlantic with the Pacific.
Gemi Panama Kanalından geçti.
- The ship passed through the Panama Canal.
Tom küçükken hantaldı ve sık sık düşerdi. Tüm pantolonlarının diz yamaları olurdu.
- When Tom was little he was clumsy and would fall often. All his pants would have knee patches.
Yaklaşık 250 milyon yıl önce, bugün gördüğümüz tüm kıtalar Pangaea denilen büyük bir süperkıtaydılar.
- About 250 million years ago, all the continents we see today were one big supercontinent called Pangaea.