Başkan tarafından yapılan konuşma taraftarlarını mutlu etti.
- The speech made by the president yesterday delighted his supporters.
Ben başarınızdan mutluluk duyuyorum.
- I am delighted at your success.
İnsanların keyifli olduklarını düşünüyorum.
- I think people are delighted.
Tom onu duyduğuna hoşnut olacak.
- Tom will be delighted to hear that.
Çin kültürü ile ilgili her zaman hoşnuttum.
- I've always been delighted with the chinese culture.
Tom heyecanlanmış görünmüyor.
- Tom doesn't look thrilled.
Kedi akşam yemeği için balık aldığında sevinçten heyecanlandı.
- My cat is thrilled with joy when she gets fish for dinner.
Tom sonuçtan çok memnundu.
- Tom was overjoyed with the result.
Tom çok memnun olacak.
- Tom will be overjoyed.
Winemakers are over the moon to be able to showcase the individual nuances within their vineyards.
When he sent me flowers and a note, I was over the moon.