otopark

listen to the pronunciation of otopark
التركية - الإنجليزية
car park

Dozens of cars are parked in the car park. - Otoparkta düzinelerce araba park etmişti.

I last saw him in the car park. - Onu en son otoparkta gördüm.

(Otomotiv) parking place
multistorey car park
parking area
park

I was fined 20 dollars for illegal parking. - Ben yasadışı otopark için 20 dolar para cezasına çarptırıldım.

Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot. - Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.

parking lot

Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot. - Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.

The stolen car was found in the parking lot. - Çalınan araç otoparkta bulundu.

car park, parking lot; multistorey car park
guarded parking
parking

There is a parking lot behind the theater. - Tiyatronun arkasında bir otopark var.

Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot. - Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.

car parking
otopark tesisleri
parking facilities
otopark işletmek
run a car-park
otopark işletmek
manage a car-park
otopark mafyası
parking lot mafia
otopark mafyası
car park mafia
otopark saati
parking meter
otopark sayacı
parking meter
otopark ücreti
parking fee
otoparklar
parking lots
kapalı otopark
parking garage
misafir otopark
guest parking lot
التركية - التركية
Motorlu taşıtların belli bir süre için bırakıldığı yer
park
çok katlı otopark
Motorlu araçların park etmesi için yapılmış çok katlı yapı
otopark
المفضلات