ortaya çık

listen to the pronunciation of ortaya çık
التركية - الإنجليزية
come out

The truth will come out. - Gerçek ortaya çıkacak.

Dreams always come out differently. - Hayaller her zaman farklı olarak ortaya çıkıyor.

{f} surfacing
arisen

A new difficulty has arisen. - Yeni bir zorluk ortaya çıktı.

This question has often arisen. - Bu soru sık sık ortaya çıktı.

arose

This tradition arose in China. - Bu gelenek Çin'de ortaya çıkmıştır.

The accident arose from a simple mistake. - Kaza basit bir hatadan ortaya çıktı.

arise

A new difficulty has arisen. - Yeni bir zorluk ortaya çıktı.

Bribes are something that arises in conjunction with power organizations. - Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.