Keşiş ahşap bir kulübede yaşıyordu.
- The hermit lived in a wooden hut.
O dün geceki parti için bir keşiş gibi giyinmiş.
- He dressed himself like a hermit for the party last night.
O bir parça keşiştir.
- She's a bit of a recluse.
Tom bir parça keşiştir.
- Tom is a bit of a recluse.