one who institutes a suit; plaintiff or complainant

listen to the pronunciation of one who institutes a suit; plaintiff or complainant
الإنجليزية - التركية

تعريف one who institutes a suit; plaintiff or complainant في الإنجليزية التركية القاموس.

actor
{i} oyuncu

Ben onun büyük bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. - I don't think he's a great actor.

Bir erkek oyuncuya benziyor muyum? - Do I look like an actor?

actor
{i} erkek oyuncu

Tom en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında oskar kazandı. - Tom won the Oscar for Best Supporting Actor.

Leonardo DiCaprio, Hayalet filminde Hugh Glass rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında Oscar kazandı. - Leonardo DiCaprio won the Oscar for best actor for his role as Hugh Glass in The Revenant.

actor
{i} aktör

Brad Pitt bir aktördür. - Brad Pitt is an actor.

Aktör oyunun büyük bölümünde sahnedeydi. - The actor was on the stage for most of the play.

actor
{i} katılımcı
actor
yapan kimse
actor
bir olayda yer alan kimse
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) fail
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) edimci
الإنجليزية - الإنجليزية
actor
one who institutes a suit; plaintiff or complainant
المفضلات