one of the classifications of the secrecy of an official document

listen to the pronunciation of one of the classifications of the secrecy of an official document
الإنجليزية - التركية

تعريف one of the classifications of the secrecy of an official document في الإنجليزية التركية القاموس.

restricted
{s} sınırlı

Görüş yoğun siste ciddi olarak sınırlı idi. - Visibility was severely restricted in the heavy fog.

restricted
{s} kısıtlı

Konuşma özgürlüğü bazı ülkelerde kısıtlıdır. - Freedom of speech is restricted in some countries.

Kısıtlı bir alandasın. - You're in a restricted area.

restricted
(Ticaret) koşullu
restricted
kayıtlı
restricted
sınırlamalı
restricted
inhisar etmek
restricted
kontrollü
restricted
{f} kısıtla

Tom ve Mary kütüphanenin kısıtlanmış bölümüne girdiler. - Tom and Mary broke into the restricted section of the library.

Polis yola girişi kısıtladı. - The police restricted access to the road.

restricted
hizmete mahsus
restricted
dar
restricted
yalnızca belirli bir kesimin kullanımına özgü
restricted
kısıtlanmış

Tom ve Mary kütüphanenin kısıtlanmış bölümüne girdiler. - Tom and Mary broke into the restricted section of the library.

restricted
(Askeri) HİZMETE ÖZEL: "ÇOK GİZLİ", "GİZLİ" veya "ÖZEL" olarak sınıflandırılamamış olan ve gizli tutulması gereken bilgi ve malzeme. Ayrıca bakınız: "classified matter"
restricted
{s} yasak

Bu yasak bir alandır. - This is a restricted area.

restricted
{s} gizli
restricted
(Askeri) Hizmete özel, kısıtlamalı
الإنجليزية - الإنجليزية
restricted
one of the classifications of the secrecy of an official document

    الواصلة

    one of the classifications of the se·cre·cy of an Of·fi·cial do·cu·ment

    التركية النطق

    hwʌn ıv dhi kläsıfıkeyşınz ıv dhi sikrısi ıv ın ıfîşıl däkyument

    النطق

    /ˈhwən əv ᴛʜē ˌklasəfəˈkāsʜənz əv ᴛʜē ˈsēkrəsē əv ən əˈfəsʜəl ˈdäkyo͞oment/ /ˈhwʌn əv ðiː ˌklæsəfəˈkeɪʃənz əv ðiː ˈsiːkrəsiː əv ən əˈfɪʃəl ˈdɑːkjuːmɛnt/
المفضلات