Yanımda hiç param yok.
- I don't have any money on me.
Yanımda çok param yok.
- I don't have much money on me.
Onlar onun üzerinde çalışıyorlar.
- They're working on it.
Masada üzerinde üç kızarmış yumurta bulunan bir tabak vardı.
- On the table, there was a plate with three fried eggs on it.
beers on me - biralar benden.
... AUDIENCE: So how do you handle that? ...
... being tell you that %uh video conference realizing we don't really trust someone ...