Mektup şimdi yanımda değil.
- I don't have the letter on me now.
Yanımdaki bütün parayı Tom'a verdim.
- I gave Tom all the money I had on me.
beers on me - biralar benden.
Onlar onun üzerinde çalışıyorlar.
- They're working on it.
Her gün onun üzerinde çalıştım.
- I worked on it day after day.