of think

listen to the pronunciation of of think
الإنجليزية - التركية

تعريف of think في الإنجليزية التركية القاموس.

thought
{i} düşünme: He was lost in thought. Düşünceye dalıp gitmişti
thought
{i} niyet
thought
f., bak. think
thought
{i} ilgi

Bununla ilgilenebileceğini düşündüm. - I thought you might be interested in this.

Tom bana intiharla ilgili düşüncelere sahip olduğunu asla söylemedi. - Tom never told me he was having suicidal thoughts.

thought
tefekkür
thought
düşünceli

Tom'un yüzünde düşünceli bir bakış vardı. - Tom had a thoughtful look on his face.

Oh, teşekkürler! Ne kadar düşünceli. - Oh, thanks! How thoughtful.

thought
dalgın
thought
kanı

Ben onun babası olduğunu düşündüğüm adam tam bir yabancı olduğunu kanıtladı. - The man who I thought was his father proved to be a perfect stranger.

Bir şarkıcı olduğunu düşündüğüm kız farklı bir kişi olduğunu kanıtladı. - The girl who I thought was a singer proved to be a different person.

thought
görüş

Yeni bir anlaşmayı görüşmek için buraya geldiğimizi düşündüm. - I thought we came here to discuss a new deal.

Tom görüşünü kaybettiğini düşündüğünü söyledi. - Tom told me that he thought he was losing his sight.

thought
düşünme

Hiçbir müzisyen o müziği cenaze töreninde çalmayı düşünmezdi. - No musician would have thought of playing that music at the funeral.

Bir yılanı sadece düşünmek beni titretiyor. - The mere thought of a snake makes me shiver.

thought
düşünülmek

Manuel ateşli silahın 14. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülmektedir. - It is thought that manual firearms appeared in the 14th century.

Birçok sağır insan özürlü olarak düşünülmekten hoşlanmazlar. - Many Deaf people dislike being thought of as disabled.

thought
düşünce

Kelimeler düşünceleri ifade eder. - Words express thoughts.

Düşüncelerini kağıda döktü. - She put down her thoughts on paper.

thought
(isim) düşünce, fikir, sanı, görüş, kanı, niyet, düşünme, özen, ilgi, felsefe, az şey
thought
tartmak
thought
{i} sanı

Seni tanıdığımı sanıyordum. - I thought I knew you.

Sanırım arabanın içinde kalmanı söylemiştim. - I thought I told you to stay in the car.

thought
a happy thought mutluluk veren düşünce
thought
{i} felsefe: French thought Fransız felsefesi
thought
tasavvur
thought
kanaat
thought
{i} düşünce, fikir
الإنجليزية - الإنجليزية
thought
of think

    التركية النطق

    ıv thîngk

    النطق

    /əv ˈᴛʜəɴɢk/ /əv ˈθɪŋk/

    فيديوهات

    ... I think it's really exciting. ...
    ... And I think there's a great opportunity here in India to ...
المفضلات