الإنجليزية - التركية
تعريف of or pertaining to portugal, from portugal (country in southwestern europe) في الإنجليزية التركية القاموس.
- Portuguese
- Portekizce
O Portekizce konuşur.
-He speaks Portuguese.
Brezilya Portekizcesini seviyorum.
-I like Brazilian Portuguese.
- Portuguese
- Portekizli
Teresa, Portekizli adıdır.
-Teresa is a Portuguese name.
Benim tarih öğretmenim eski bir Portekizli.
-My history teacher is an old Portuguese.
- Portuguese
- {s} Portekiz
O Portekizce konuşur.
-He speaks Portuguese.
Nick Portekizce'yi çok iyi konuşabilir. Çünkü 5 yıldır onu öğreniyor.
-Nick can speak Portuguese very well. That's because he's been studying it for 5 years.
- Portuguese
- {i} (çoğ. Por.tu.guese) Portekizli
- Portuguese
- (sıfat) Portekiz
- Portuguese
- {s} Portekiz, Portekiz'e özgü
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف of or pertaining to portugal, from portugal (country in southwestern europe) في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {s} Portuguese
of or pertaining to portugal, from portugal (country in southwestern europe)
الواصلة
of or pertaining to portugal, from Por·tu·gal (country in south·west·ern europe)Resimler
المفضلات