Belçikalı konsolosu bizi ülkesinin büyükelçiliğine yakın bir restoranda çaya davet etti.
- The Belgian consul invited us to tea in a restaurant close to his country's embassy.
Belçikalı diye bir şey yok, yalnızca Valonlar ve Flamanlar var.
- There is no such thing as a Belgian, there are only Walloons and Flemish.
Joseph Conrad Belçika Kongo'da kendi kişisel deneyime kısmen dayalı olarak Heart of Darkness'ı yazdı.
- Joseph Conrad wrote Heart of Darkness in part based on his personal experience in Belgian Congo.
İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne?
- An Englishman, a Belgian and a Dutchman enter a pub and sit down at the counter. Says the barkeeper, Wait a minute, is this a joke or what?