Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı.
- He has written lots of books about his experience abroad.
Birçok kız Tom'u sever.
- Lots of girls like Tom.
Müzik dinlemek çok eğlenceli.
- Listening to music is lots of fun.
Oyun çok sayıda insanı heyecanlandırdı.
- The game excited lots of people.
Henüz sana söylemediğim bir sürü şey var.
- There are lots of things I haven't told you yet.
Onlardan bir sürü şey vardı.
- There were lots of them.
... A lot of us use it as our day to day computer. ...
... Now, I can see a lot of benefits to this, but there are unquestionably some downsides ...