الإنجليزية - التركية
تعريف of be; used for been في الإنجليزية التركية القاموس.
- bee
- arı
O bir arı kadar meşguldür.
-She is as busy as a bee.
Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
-The police have been searching for the stolen goods for almost a month.
- bee
- {i} sabit fikir
- bee
- {i} yardımlaşma
- bee
- {i} b harfi
- bee
- {i} arı, balarısı
- bee
- yarışma/yardımlaşma/arı
- bee
- Bachelor of Electrical Engineering elektrik mühendisine verilen üniversite diploması
- bee
- {i} gün
Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
-I'm worn out, because I've been standing all day.
Okul günlerimde aylak olduğum için pişmanım.
-I regret having been idle in my school days.
- bee
- {i} toplanma
Bir birahane bira içmek için popüler bir toplanma yeridir.
-A pub is a popular gathering place in which to drink beer.
- bee
- {i} takıntı
- bee
- {i} arı gibi çalışan kimse
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف of be; used for been في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- bee
of be; used for been
النطق
Resimler
المفضلات