oben erwähnt

listen to the pronunciation of oben erwähnt
ألمانية - التركية

تعريف oben erwähnt في ألمانية التركية القاموس.

obenerwähnt
{'o: bın'erve: nt} yukarıda adı geçen
obenerwähnt
yukarıda adı geçen
obenerwähnt
adı geçen
obenerwähnt
yukarıki
الإنجليزية - التركية

تعريف oben erwähnt في الإنجليزية التركية القاموس.

above
yukarıda

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir. - The above-mentioned mail item has been duly delivered.

İnsanlar kendi aralarında mücadele ederken melekler yukarıdan izlerler. - Angels watch from above as men fight amongst themselves.

above
{s} yukarıdaki

Önemli! Yukarıdaki cümleye çeviri eklemek üzeresiniz. - Important! You are about to add a translation to the sentence above.

Affedersiniz; yukarıdaki makalede üç hata göstermeme izin verin. - Excuse me; allow me to point out three errors in the above article.

above
-e hakim olan
above
önceden anılan
above
tepede
above
-den çok
above
-den üstün
above
anılan
above
altındaki

Bir buzdağının su altındaki parçası su üstündeki parçasından çok daha büyüktür. - The part of an iceberg under the water is much larger than that above the water.

above
üstteki
above
cennette
above
fazla

Beş rubleden fazla ödeme yapmayınız. - Don't go above five rubles.

Bu kitabı her şeyden fazla seviyorum. - I love this book above all.

above
daha çok

O, onura her şeyden daha çok değer verir. - He values honor above anything else.

above
yukarı

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir. - The above-mentioned mail item has been duly delivered.

O kesinlikle kırkın yukarısındadır. - She is certainly above forty.

above
önce

Her şeyden önce sağlıklı olmak istiyorum. - Above all, I want to be healthy.

Her şeyden önce, sabırlı olun. - Above all, be patient.

above
üzerindeki

Elli santigrad derecenin üzerindeki sıcaklıklara maruz kalma. - Do not expose to temperatures above fifty centigrade.

Patron, yazıhanenin üzerindeki balkonda işçileri gözleyerek gezindi. - The boss strolled around the balcony above the office, observing the workers.

above
the yukarıki, yukarıdaki, (sayfanın) yukarısında bulunan; daha önceki (bölüm/paragraf/satır/sayfa): The above picture depicts the city
above
yukarıda olan
above
(isim) yukarıda olan şey
above
gökteki
ألمانية - الإنجليزية