Onun konuşma şeklinde tonlama bulunmamaktadır.
- Intonation is absent in his way of speaking.
Bazı kedilerde kuyruklar yok.
- Tails are absent in some cats.
O, hastalık nedeniyle yoktu.
- He was absent owing to illness.
Bugün derste bulunmayan birçok öğrenci vardı.
- There was a lot of students absent from class today.
Yüzünde dalgın bir bakış vardı.
- He had an absent look on his face.
Yüzünde dalgın bir bakışı vardı.
- She has an absent look on her face.