not much.

listen to the pronunciation of not much.
الإنجليزية - التركية

تعريف not much. في الإنجليزية التركية القاموس.

little
{s} ufak

Sana ufak bir hediyem var. - I have a little present for you.

Onun başarılı olacağına dair ufak bir umut var. - There is little hope that he will succeed.

little
küçük

Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor. - My little brother is watching TV.

O suda küçük bir bot ile denize açılıyor. - He is sailing a little boat on the water.

little
{s} az
little
azıcık

Sahip olduğu azıcık parasını kaybetti. - She lost what little money she had.

Sahip olduğu azıcık parayı çocuğa verdi. - He gave the boy what little money he had.

little
{s} az: There's little time left. Az zaman kaldı
little
be.az miktarda
little
genç

Tom senin kızından biraz daha genç. - Tom is a little younger than your daughter.

Tom benden biraz daha genç. - Tom is just a little younger than I am.

little
önemsiz

Karıncaların yaşamını önemsiz sayma. - Don't think little of the ants' lives.

little
değersiz
not much
pek

Ben gerçekten pek aşçı değilim. - I'm really not much of a cook.

Söylenecek pek fazla şey yok. - There is not much more to say.

little
Little Dipper Küçükayı takımyıldız
little
{s} cici
little
(isim) az miktar, ufak şey, az zaman
little
{s} dar görüşlü

Ne yazık ki o bu değişiklikleri kabul etmek için biraz fazla dar görüşlüdür. - Unfortunately he's a little too narrow-minded to accept these changes.

little
az miktar
little
ehemmiyetsiz
little
hemen hemen hiç

Anne oğullarına hemen hemen hiç bir şey söylemedi. - The mother said little to the sons.

Anne kızlarına hemen hemen hiç bir şey söylemedi. - The mother said little to the daughters.

little
(sıfat) küçük, ufak, az, dar görüşlü, bayağı, adi
little
{i} az zaman

Konuşmaya hazırlanmak için çok az zamanım vardı. - I had little time to prepare the speech.

O kadar az zamanım vardı ki öğle yemeğini aceleyle yemek zorunda kaldım. - I had so little time that I had to eat lunch in a hurry.

little
hemen hiç gibi
الإنجليزية - الإنجليزية
little

She spoke little and listened less.

not a lot, not many; not especially, not in particular
not much.

    الواصلة

    not much

    فيديوهات

    ... the beginning and the end of an experience not much the middle ...
    ... Not much talking involved. ...
المفضلات