not a bird house, but a receptacle for eggs laid by birds

listen to the pronunciation of not a bird house, but a receptacle for eggs laid by birds
الإنجليزية - التركية

تعريف not a bird house, but a receptacle for eggs laid by birds في الإنجليزية التركية القاموس.

nest
yuva

Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler. - The cranes tend to make their nests in the bell towers of churches.

Yuvadaki kuşu dikkatle izledi. - She carefully watched the bird in the nest.

nest
{f} iç içe koymak
nest
içiçe girmek
nest
(Bilgisayar) yuvalamak yuva
nest
(Bilgisayar) yuvalama
nest
yuvalanmak
nest
içiçe koymak
nest
yuva yapmak
nest
yuvala

Kuşlar, yuvalarını ağaçlara yaparlar. - Birds make their nests in trees.

Kuşlar her zaman yuvalarına dönerler. - Birds always return to their nests.

nest
{f} yuvalan
nest
{f} yuvaya yerleşmek
nest
(isim) yuva, kuluçka, iç içe geçen şeyler, tutam
nest
{i} iç içe geçen şeyler
nest
(Tıp) Aynı unsurlardan oluşan küme, özellikle bulunduğu dokuya yabancı hürcelerin oluşturudğ küçük küme
nest
(Askeri) YUVA: Özellikle avcı ve makinalı tüfekleri korumak maksadıyla inşa edilen mukavemet yuvası
nest
{i} tutam
الإنجليزية - الإنجليزية
nest
not a bird house, but a receptacle for eggs laid by birds
المفضلات