Kötü havadan dolayı şehrin görülmeye değer yerlerini görme fikrinden vazgeçtim.
- I gave up the idea of seeing the sights of the city because of the bad weather.
Görüş yeteneğim bozulmaya başlıyor.
- My eyesight is beginning to fail.
Tom'un kötü bir görüşü var.
- Tom has bad eyesight.
Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
- I remember seeing you all somewhere.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
O kızı görüyorum.
Bu gece Tom'u tekrar görüyorum.
- I'm seeing Tom again tonight.
Hâlâ Tom'u görüyorum.
- I'm still seeing Tom.
O, o kazada görme duyusunu kaybetti.
- He lost his eyesight in that accident.
O, görme duyusunu bir kazada kaybetti.
- He lost his eyesight in an accident.
Tom'un iyi görme yeteneği var.
- Tom has good eyesight.
Tom görme yeteneği eskisi kadar iyi değil.
- Tom's eyesight isn't as good as it used to be.
Ben seni bir gelinlik içinde görmek için sabırsızlanıyorum.
- I'm looking forward to seeing you in a wedding dress.
O seni görmek için sabırsızlanıyor.
- He is looking forward to seeing you.