En yakın kayıp eşya bürosu nerede?
- Where is the nearest lost and found?
Kayıp bir köpeği kim buldu?
- Who has found a lost dog?
O, kaybolmuş ve rahatsız hissetti.
- He felt lost and uncomfortable.
Bill 20 dakika geç kaldı. Bir yerde kaybolmuş olmalı.
- Bill is 20 minutes late. He must have gotten lost somewhere.
Aslında ne kadar para kaybedildi?
- How much money was actually lost?
Seçimin kaybedildiğine inanmadı.
- He did not believe the election was lost.
Tom biraz dalgın görünüyor.
- Tom looks a little lost.
Tom kaybolmuş ve şaşırmış gibi görünüyor.
- Tom looks lost and confused.