Orkestra her gece bütün gece boyunca çalar.
- The orchestra plays nightly the whole night through.
Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?
- I'd like to stay one more night. Is that possible?
Bebek tüm gece ağladı.
- The baby cried all night.
Cuma akşamı, üç adam Bay White'ın oteline geldi ve üç oda istedi.
- On Friday night, three men came into Mr White's hotel and asked for rooms.
Tom dün akşam akşam yemeği yemedi.
- Tom didn't have dinner last night.
Karanlık ve fırtınalı bir geceydi.
- It was a dark and stormy night.
Çimlere uzanıp karanlık gökyüzüne doğru baktık.
- We lay down on the grass and stared at the night sky.
Ben gece vakti çalışırım.
- I work in the nighttime.
O, gece vakti yalnız dışarıya çıkmaması için onu uyardı.
- She warned him not to go out at night alone.
The dog demanded to go out for his nightly walk.
He checks his email nightly.
The cat disappeared into the night.
We stayed at the Hilton for five nights.
a night on the town.