Fortunately he didn't die in the accident.
- Neyse ki kazada ölmedi.
Fortunately none of the passengers were injured.
- Neyse ki yolculardan hiçbiri yaralanmadı.
Luckily, he won the game.
- Neyse ki, o oyunu kazandı.
Luckily, we found an escape route.
- Neyse ki, biz bir kaçış yolu bulduk.