nevertheless, nonetheless, even so, that said, in spite of this

listen to the pronunciation of nevertheless, nonetheless, even so, that said, in spite of this
الإنجليزية - التركية

تعريف nevertheless, nonetheless, even so, that said, in spite of this في الإنجليزية التركية القاموس.

however
ancak

Ancak, miktar doğru değildi. - However, the quantity was not correct.

Ona bir köpek aldı. Ancak, o köpeklere alerjisi vardı, bu yüzden birine vermek zorunda kaldı. - She bought him a dog. However, he was allergic to dogs, so they had to give it away.

however
bununla beraber
however
her halükârda

Her halükârda istisnalar vardır. - There are exceptions, however.

however
ama

Günlük en az sekiz saat uyumam gerektiğini biliyorum ama genellikle daha az uyuyorum. - I know that I should sleep for at least eight hours per day, however usually I sleep less.

Cümle doğru ama onu farklı bir biçimde ifade edebilirdim. - The sentence is correct, however, I would word it differently.

however
halbuki

Konser kısaydı. Hâlbuki, çok iyiydi. - The concert was short. However, it was very good.

however
nasıl oldu da
however
gelgelelim
however
(bağlaç) ama, ancak, halbuki, her ne şekilde, oysa
however
oysaki
however
gerçektende
however
hoş

Tom Mary'den hoşlanmıyor. Ama onun ondan hoşlanıp hoşlanmadığı özellikle onun umurunda değil. - Tom doesn't like Mary. However, she doesn't particularly care whether he likes her or not.

Tom Mary'ye bir hoşça kal öpücüğü vermek istedi ama Mary geri çekildi. - Tom wanted to give Mary a goodbye kiss. However, she backed away.

however
şu var ki
however
her nasıl

Her nasılsa, Japon lisem hakkında en fazla fark ettiğim şey öğrenciler tarafından öğretmenlerine gösterilen büyük saygıydı. - What I most noticed about my Japanese high school, however, was the great respect shown by students toward their teachers.

however
nasıl

Nasıl gidersek gidelim, yediye kadar oraya varmalıyız. - However we go, we must get there by seven.

Nasıl olursa olsun, ben hatalıyım. - However that may be, I am wrong.

however
yine de

Yine de, fikrine katılamıyorum. - I can't, however, agree with your opinion.

Yine de, senden benim yapmış olduğum hatalara düşmemeni rica ediyorum. - However, I ask you not to make the same mistakes that I did.

however
her ne şekilde
however
ama, bununla birlikte, ancak, yalnız
however
(zarf) her nasılsa, her halükârda, nasıl olursa olsun, nasıl oldu da
however
oysa
however
conj. ama
الإنجليزية - الإنجليزية
however
nevertheless, nonetheless, even so, that said, in spite of this
المفضلات