nasırlaşma

listen to the pronunciation of nasırlaşma
التركية - الإنجليزية

تعريف nasırlaşma في التركية الإنجليزية القاموس.

Nasır
(Tıp) keratoma
nasır
(at) splint
nasır
callosity
nasır
corn
nasır
{i} callus

I have a callus on the sole of my foot. - Ayağımın tabanında bir nasır var.

nasır
caflus
nasır
verruca
nasır
clavus
Nasır
(Tıp) callosity, callus
nasır
corn, callus
nasır
corn, clavus
nasırlaşmak
(for skin) to form a corn or callus
nasırlaşmak
to form a corn; to become callous
nasırlaşmak
(for someone's heart) to harden
nasırlaşmak
callus
التركية - التركية
Nasırlaşmak işi
nasırlanma
NASIR
En çok el ve ayağın sürekli sürtünmelere uğrayan noktalarında üst derinin kalınlaşması ve sertleşmesiyle oluşmuş deri: "Ellerinde nasır, yüzlerinde nur / Yarına ümitle yürüyenlere / Bir selam uçuralım."- O. V. Kanık
NASIR
(Osmanlı Dönemi) Yardımcı, yardım eden, nusret veren. Resül-i Ekrem'in (A.S.M.) bir ismi
NASIR
(Hukuk) Yardımcı, yardım eden
Nasır
(Osmanlı Dönemi) SEFEN
Nasır
keratoma
Nasırlaşmak
nasırlanmak
nasır
Yerel basınç uygulanan bölgelerde hiperkeratozis ve epidermis kalınlaşmasıyla belirgin iyi sınırlı, kabarık ve gri renkte kalınlaşma
nasır
En çok el ve ayağın sürekli sürtünmelere uğrayan noktalarında üst derinin kalınlaşması ve sertleşmesiyle oluşmuş deri
nasır
Daha ziyade el ve ayağın sürekli olarak sürtünmelere uğrayan noktalarında üst derinin kalınlaşması ve sertleşmesi ile meydana gelen ve basılınca ağrı veren sertleşmiş deri tümseği
nasırlaşmak
Nasır oluşmak
nasırlaşmak
Duyarlığını yitirmek