Kaymaktan hoşlandığına sevindim ama sadece bu bana göre değil.
- I'm glad you enjoy skiing, but I guess it's just not my cup of tea.
Kaymak için dağa gittik.
- We went to the mountain to ski.
Balıkçılık, avcılık, yürüyüş ve kayakçılık popülerdir.
- Fishing, hunting, hiking and skiing are popular.
Bir uzmana göre, ne dağcılık ne de kayakçılık tehlikelidir.
- According to an expert, neither mountaineering nor skiing is dangerous.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
- I broke my leg skiing.
Ben kayak yapmayı öğrenmek istiyorum.
- I want to learn how to ski.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Yüzmeyi kayak yapmaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
O, kayak yapmak için deli oluyor.
- He is crazy about skiing.
Geçen kış kayak yapmak için Kanada'ya gittim.
- Last winter, I went to Canada to ski.
Yeni kayaklar almam gerekiyor.
- I need to buy new skis.
Keşke kayaklarımı getirseydim.
- I wish I'd brought my skis.