Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.
- There is no returning to our younger days.
Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
- The younger generation looks at things differently.
O, benden beş yaş küçük.
- She is five years younger than me.
Küçük erkek kardeşim TV izliyor.
- My younger brother is watching TV.