Geçen yıl üç ay boyunca denizdeydi.
- Last year, he was at sea for three months.
Bir iş bulmadan önce, Jeff üç ay boyunca aradı.
- Jeff searched for three months before he found a job.
Bisiklete binmeyi öğrenmek üç ayını aldı.
- It took him three months to learn to ride a bicycle.
Şubat ayında doğanlar diğer aylarda doğanlardan ayın daha yüksek yüzdesini doğum günlerini kutlayarak harcarlar.
- People born in February get to spend a higher percentage of the month celebrating their birthdays than those born in other months.
Çoğu ayların 30 ya da 31 günü vardır.
- Most months have 30 or 31 days.
Bu aylarda tek başımaydım.
- I was on my own during these months.
Bazı aylar otuz çeker, diğerleri otuz bir.
- Some months have thirty days, others thirty one.
They got married six months ago.
- Sie haben vor 6 Monaten geheiratet.
My friends say I'm a prolific writer, but I haven't written anything for months.
- Meine Freunde sagen, dass ich ein überaus produktiver Schreiber bin, aber ich habe seit Monaten nichts geschrieben.