missgeschick

listen to the pronunciation of missgeschick
ألمانية - التركية
e {'misgışik} s talihsizlik, aksilik
kör talih
Mißgeschick
[das] bela, kaza, felaket; talihsizlik, aksilik, terslik
الإنجليزية - التركية

تعريف missgeschick في الإنجليزية التركية القاموس.

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - While working, she had an accident.

Kaza çok fazla ölüme neden oldu. - The accident has caused many deaths.

accident
{i} kaza (kötü olay)
adversity
zorlu sıkıntı
accident
{i} rastlantı

Bu, rastlantı değildi. - This was no accident.

Rastlantı sonucu caddede Bay Smith'le karşılaştım. - I met Mr Smith on the street by accident.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Biz otobüs terminalinde kazara onlarla karşılaştık. - We met them by accident at the bus terminal.

Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti. - Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

adversity
sıkıntı

Sıkıntı en iyi okuldur. - Adversity is the best school.

Hiçbir sıkıntı sonsuza dek sürmez. - No adversity lasts forever.

accident
{i} tesadüf

Ben onun hakkında tamamen tesadüfen öğrendim. - I only found out about it purely by accident.

Onu tanımam tamamen tesadüftü. - It was pure accident that I came to know her.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
adversity
{i} sıkıntılı bir durum/zaman
adversity
(isim) sıkıntı, zorluk, güçlük, şanssızlık
adversity
{i} güçlük

Güçlüklerle cesaretle yüzleş. - Face adversity with courage.

adversity
{i} şanssızlık