Kaza çok fazla ölüme neden oldu.
- The accident has caused many deaths.
O çalışırken bir kaza yaptı.
- While working, she had an accident.
Bu keşif tamamen rastlantıydı.
- That discovery was quite accidental.
Bu, rastlantı değildi.
- This was no accident.
Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım.
- I met my teacher by accident at the restaurant last night.
Kazara Jane ile karşılaştım.
- I met Jane by accident.
Karşılaşmamız oldukça raslantıydı.
- Our meeting was quite accidental.
O sıkıntıyla karşılassa bile gülümsemeyi sürdürür.
- She carries on smiling even in the face of adversity.
Çok sıkıntımız vardı.
- We've had a lot of adversity.
Savaş tesadüfen patlak vermedi.
- The war didn't break out by accident.
Dün havalanında tesadüfen onunla karşılaştım.
- I met him by accident at the airport yesterday.
Güçlüklerle cesaretle yüzleş.
- Face adversity with courage.