Bana iyi bir tavsiye verecek kadar nazikti.
- She was kind enough to give me good advice.
Ben senin iyiliğin için ne kadar teşekkür etsem azdır.
- I can't thank you enough for your kindness.
Beni görmeye gelmeniz büyük incelik.
- It is very kind of you to come and see me.
Bana yerinizi vermeniz büyük incelik.
- It is very kind of you to give me your seat.
Leyla nazik, tatlı ve sevecendi.
- Layla was kind, sweet, and caring.
Bana biraz ödünç para verecek kadar nazikti.
- He was kind enough to lend me some money.
O, onu mağazaya götürecek kadar nazikti.
- He was kind enough to take him to the shop.
Ne çeşit et yemeklerini servis yapıyorsunuz?
- What kinds of meat dishes do you serve?
Ne çeşit kadın olduğumu düşünüyorsun?
- What kind of woman do you think I am?
Özür dilerim. Aynı şekilde sana geri ödeyeceğim.
- I'm sorry, I'll pay you back in kind.
The years have been kind to Richard Gere, he ages well.