I thought you were broke.
- Meteliksiz olduğunu düşündüm.
I want to go with you, but I'm broke.
- Seninle gitmek istiyorum fakat meteliksizim.
Tom was hard up for money and said he would take any job he was offered.
- Tom meteliksizdi ve önerilen herhangi bir işi kabul edeceğini söyledi.
They are always hard up for food.
- Onlar yiyecek için her zaman meteliksiz.