He appealed to the judge for mercy.
- Merhamet için hakime yalvardı.
Defense lawyers appealed for mercy.
- Savunma avukatları merhamet için yalvardılar.
You have to show compassion to your girl.
- Kız arkadaşına merhamet göstermek zorundasın.
Tom was very compassionate.
- Tom çok merhametliydi.
I'll never ask for clemency.
- Asla merhamet istemeyeceğim.
Tom doesn't want Mary's pity.
- Tom Mary'nin merhametini istemez.
Never confuse pity with love.
- Sevgi ile merhameti asla karıştırmayın.
Don't expect charity from them.
- Onlardan merhamet bekleme.