Onlar Gandhi'nin anısına bir heykel diktiler.
- They erected a statue in memory of Gandhi.
Olay anımızda hâlâ taze.
- The event is still fresh in our memory.
Bellek beynimizin önemli bir işlevidir.
- Memory is an essential function of our brain.
Sanal bellek çoklu görev çekirdekleri için geliştirilmiş bir bellek yönetim tekniğidir.
- Virtual memory is a memory management technique developed for multitasking kernels.
En ufak bir şüphe olmadan, rüya daha önceki hayattan bir hatıraydı.
- Without the slightest doubt, the dream was a memory from a previous life.
O iyi bir hafızaya sahiptir.
- He has a good memory.
Sen iyi bir hafızaya sahipsin.
- You have a good memory.
Hafızamı kaybettiğimi hatırlamıyorum.
- I don't remember losing my memory.
Çocukluğumu net hatırlıyorum.
- I have a clear memory of my childhood.
Babamın anısına bir şiir yazdım.
- I wrote a poem in memory of my dad.
Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı.
- A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.
This data passes from the CPU to the memory.
Happiness is nothing more than good health and a bad memory.
I have no memory of that event.
The Roberts Court seems to be the most politically conservative in living memory.