melody; state of having the correct musical pitch; harmony; proper adjustment

listen to the pronunciation of melody; state of having the correct musical pitch; harmony; proper adjustment
الإنجليزية - التركية

تعريف melody; state of having the correct musical pitch; harmony; proper adjustment في الإنجليزية التركية القاموس.

tune
{i} ayar

O, klarnetini ayarlattı. - He had his clarinet tuned.

Sanırım onun bir ayara ihtiyacı var. - I think it needs a tune-up.

tune
{i} melodi

Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı. - Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.

Tom nehir boyunca yürürken bir melodiyi ıslıkla çaldı. - Tom whistled a tune as he walked along the river.

tune
nağme
tune
akortlamak
tune
istasyon ayarı
tune
uyumlamak
tune
{i} kanal ayarı
tune
düzen vermek
tune
{f} ayarla

Tom gitarını ayarladı. - Tom tuned his guitar.

Bir piyanonun nasıl ayarlanacağını biliyor musun? - Do you know how to tune a piano?

tune
mahnı
tune
{f} akortlu olmak
tune
{f} uyumlu olmak
tune
(fiil) akort etmek, uydurmak, ayarlamak, istasyona ayarlamak (radyo), akortlu olmak, uyumlu olmak, yoluna koymak
tune
{f} (motoru) ayar etmek, ayarlamak
tune
{i} akort

Piyano akortsuzdu; çok kötü ses veriyordu. - The piano was out of tune; it sounded very bad.

Tom piyanoları akort etmeyi öğrenmek için okula gitti. - Tom went to school to learn how to tune pianos.

tune
tune in belirli bir istasyonu açmak
tune
{f} çalgıyı akort etmek
tune
ahenkle çalmak
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} tune
melody; state of having the correct musical pitch; harmony; proper adjustment

    الواصلة

    melody; state of ha·ving the cor·rect mu·si·cal pitch; harmony; prop·er ad·just·ment

    النطق

المفضلات