I'm sick of her excuses.
- Onun mazeretlerinden bıktım.
He excused himself for his bad behavior.
- Kötü davranışı için kendini mazeret gösterdi.
Did the police ever check Tom's alibi?
- Polis hiç Tom'un mazeretini kontrol etti mi?
Tom has the perfect alibi.
- Tom'un mükemmel bir mazereti var.
Tom's alibi checked out.
- Tom'un mazereti kontrol edildi.
You're out of excuses.
- Mazeretlerin tükendi.