mature; advanced

listen to the pronunciation of mature; advanced
الإنجليزية - التركية

تعريف mature; advanced في الإنجليزية التركية القاموس.

developed
{s} gelişmiş

Yunanistan gelişmiş bir ülke. - Greece is a developed country.

Dilsel güzelliğin gelişmiş algısı hâlâ onda eksik. - A developed perception of linguistic beauty is still lacking in her.

developed
{f} geliştir: adj.gelişmiş
developed
{f} geliştir

Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir. - Musical talent can be developed if it's properly trained.

Darwin, evrim teorisini geliştirdi. - Darwin developed the evolutionary theory.

developed
abadan
developed
bayındırlaşmak
developed
mütekamil
developed
{f} kalkın: adj.kalkınmış
developed
{s} bayındır
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} developed
mature; advanced
المفضلات