Fabrika eski makineleri kaldırmayı düşünüyor.
- The factory decided to do away with the old machinery.
Şirket bankanın yeni makineler almak için onlara bir miktar para ödünç vermesini istedi.
- The company asked the bank to loan them some money to buy new machinery.
Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
- Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
Bir web sayfası ziyaretçilerinin %90'ından daha fazlası arama motorlarındandır.
- More than 90 percent of visits to a web page are from search engines.
Bu makineler şimdi çalışmıyor.
- These machines aren't working now.
Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.
- Many people use cash machines to withdraw money.
Computers are complicated machines.
- Computer sind komplizierte Maschinen.
Machines may one day think, but they'll never laugh.
- Vielleicht werden Maschinen eines Tages denken können, aber sie werden nie lachen können.