many happy returns: see return in so many words: see word

listen to the pronunciation of many happy returns: see return in so many words: see word
الإنجليزية - التركية

تعريف many happy returns: see return in so many words: see word في الإنجليزية التركية القاموس.

word-self">word-self">many
birçok

John birçok şişe şarap içti. - John drank many bottles of wine.

Birçok Asyalının ortak dili İngilizce'dir. - The common language of many Asians is English.

word-self">word-self">many
çok

Politik dünyada pek çok düşmanı var. - He has many enemies in the political world.

Çok enteresan yerler biliyorsun, değil mi? - You know many interesting places, don't you?

word-self">word-self">many
{i} bir çoğu

Takuboku'nun şiirlerini bir çoğunu ezbere öğrendim. - I learned many of Takuboku's poems by heart.

word-self">word-self">many
{s} bir yığın

O bir yığın dil konuşmaz. - She does not speak many languages.

Gemide bir yığın fare var. - There are many rats on the ship.

word-self">word-self">many
a good many birçok
word-self">word-self">many
{s} bir hayli

Bir çekirge ve bir hayli karınca bir tarlada yaşadı. - A grasshopper and many ants lived in a field.

O, bu sabah bir hayli mektup aldı. - He received a good many letters this morning.

word-self">word-self">many
çoğu zaman

Bu kabilenin atasal ayinlerinin çoğu zamanla kaybedilmiştir. - Many of the ancestral rites of this tribe have been lost over time.

word-self">word-self">many
a great many pek çok
word-self">word-self">many
many a time çok kere
word-self">word-self">many
rengarenk
word-self">word-self">many
kanşık
word-self">word-self">many
sürüsüne bereket
word-self">word-self">many
{i} birçoğu

Birçoğumuz yorgunduk. - Many of us were tired.

İnsanların birçoğu öldü. - Many of the people died.

word-self">word-self">many
kaç

Otobüs her gün kaç kez çalışır? - How many times does the bus run each day?

Kaç tane çocuğun var? - How many kids do you have?

word-self">word-self">many
çoğu

Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı. - There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.

Çoğu hastalık yoksulluktan sonuçlanır. - Many diseases result from poverty.

word-self">word-self">many
adl

Tom adlı kaç tane çocuk, sizin sınıfınızdadır? - How many kids named Tom are in your class?

Tom adlı kaç kişiyi tanıyorsun? - How many people do you know named Tom?

الإنجليزية - الإنجليزية
many
many happy returns: see return in so many words: see word
المفضلات