man salesperson, male vendor, male who sells merchandise or services

listen to the pronunciation of man salesperson, male vendor, male who sells merchandise or services
الإنجليزية - التركية

تعريف man salesperson, male vendor, male who sells merchandise or services في الإنجليزية التركية القاموس.

salesman
{i} satıcı

Bir satıcı olarak geçimini sağlıyor. - He makes a living as a salesman.

O araba satıcısı oldukça acayip bir adam. - That car salesman was a pretty off the wall kind of guy.

salesman
{i} tezgâhtar

Tezgâhtar olarak çalışıyorum. - I work as a salesman.

salesman
{i} satış elemanı

Ben şirketimiz için bir satış elemanıyım. - I'm a salesman for our company.

Tom doktor değil, satış elemanıdır. - Tom is a salesman, not a doctor.

salesman
satış memuru
salesman
{ç} sales.men (seylz'mîn)
salesman
{i} pazarlamacı
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} salesman
man salesperson, male vendor, male who sells merchandise or services

    الواصلة

    man salesperson, male vendor, male who sells mer·chan·dise or ser·vic·es

    النطق

المفضلات