make quiet, make gentle; stroke; ennoble, refine (archaic)

listen to the pronunciation of make quiet, make gentle; stroke; ennoble, refine (archaic)
الإنجليزية - التركية

تعريف make quiet, make gentle; stroke; ennoble, refine (archaic) في الإنجليزية التركية القاموس.

gentle
{s} yumuşak ve nazik
gentle
{s} kibar

Basset tazıları kibar köpeklerdir. - Basset hounds are gentle dogs.

Kibar görünüşlü yaşlı adam kalktı ve elini bana verdi. - The gentle-looking old man got up and gave his hand to me.

gentle
nezaket
gentle
şefkat

Tom sevgi dolu ve şefkatli bir beyefendi. - Tom is a loving and caring gentleman.

gentle
aheste
gentle
mülayim
gentle
halim
gentle
hafif

O, kapıyı hafifçe itti. - She gave the door a gentle push.

gentle
yavaş

Tom, Mary'yi yavaşça itti. - Tom gave Mary a gentle push.

gentle
tatlı
gentle
nezaketle
gentle
tatlılıkla
gentle
{s} yumuşak

Yumuşak bir rüzgar esiyor. - A gentle wind is blowing.

Onun sesi yumuşak ve kibardı. - His voice was soft and gentle.

gentle
{s} hoşgörülü

Yaşlandıkça, daha hoşgörülü oldu. - As he grew older, he became gentler.

gentle
{s} meyli çok az (yokuş)
gentle
şefkatle
gentle
gentlenesstatlılık
gentle
ıIımlı
الإنجليزية - الإنجليزية
{f} gentle
make quiet, make gentle; stroke; ennoble, refine (archaic)
المفضلات