make investments

listen to the pronunciation of make investments
الإنجليزية - التركية
yapmak yatırımlar
invest
yatırım yapmak

Kimse benim ülkemde yatırım yapmak istemez. - Nobody wants to invest in my country.

Hiç kimse ülkemde yatırım yapmak istemedi. - Nobody wanted to invest in my country.

invest
{f} yetki vermek
invest
{f} with (bir makama) getirmek
invest
{f} with sorumluluk, yetki
invest
para yatırmak
invest
yatırım yap

Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız. - We need to invest in clean, renewable energy.

Borsada yatırım yaparak bir vurgun yaptı. - He made a killing by investing in the stock market.

invest
güç

Yüksek tasarruf oranı Japonya'nın güçlü ekonomik büyümesi için bir faktör olarak kabul edilmektedir.Çünkü o bol yatırım sermayesi kullanılabilirliği anlamına gelmektedir. - A high savings rate is cited as one factor for Japan's strong economic growth because it means the availability of abundant investment capital.

invest
birini makamına oturtmak
invest
(Askeri) muhasara etmek
invest
yatırım

Borsa yatırımında çok para kaybetti. - He lost a lot of money in the stock investment.

Menkul kıymetlerde bir milyon yen yatırım yapabilir. - He can invest a million yen in stocks.

invest
(in ile) para yatırmak
invest
{f} sarmak
invest
invest in ileride gelir sağlamak için bir şeye para yatırmak
invest
{f} donatmak
invest
{f} in -e (para) yatırmak
invest
{f} giydirmek
invest
invest sar/yatır
invest
{f} kuşatmak
invest
{f} in (bir proje için) (para/emek/zaman) harcamak
make investment
yatırımda bulunmak
make investment
yatırım gerçekleştirmek
الإنجليزية - الإنجليزية
invest
make investments

    التركية النطق

    meyk învesmınts

    النطق

    /ˈmāk ənˈvesmənts/ /ˈmeɪk ɪnˈvɛsmənts/

    فيديوهات

    ... that means is in the short term, immediately, we need to make investments to create jobs. ...
المفضلات