Bugün öğle yemeği vakti, ailedeki bir cenaze nedeniyle alışıldık restoranımız kapalıydı.
- At lunchtime today, our usual restaurant was closed because of a funeral in the family.
Biz öğle yemeği saatine kadar Chicago'ya varmalıyız.
- We should get to Chicago by lunchtime.
It's almost lunchtime, so I think I'll finish up later this afternoon.