Aşıklar sayısız mektup alışverişinde bulundular.
- The lovers exchanged numerous letters.
Onlar sadece oda arkadaşı değiller. Onlar aşıklar.
- They're not just roommates. They're lovers.
İki eski âşık arkadaş kalabiliyorsa, ya onlar hâlâ aşıktır ya da hiç olmadılar.
- If two past lovers can remain friends, it's either because they are still in love, or they never were.
O, toplumun müziğe âşık dediği kişidir.
- He's what society calls a real lover of music.
Onu çok iyi bir arkadaş olarak düşünebilirim fakat onu bir sevgili olarak düşünemem.
- I can think of him as a very good friend, but I can't think of him as a lover.
Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
- The people who come on the Maury Povich show often make pretentious claims about their lovers cheating on them.
Ben bir kedi severdim.
- I used to be a cat lover.
Gençliğimden beri bir spor sever oldum.
- I have been a lover of sports since I was young.
Fransızlar Almanlardan daha iyi dostlar.
- The French are better lovers than the Germans.
... peace lovers be blessed with a few mythical places such as losing teams ...